Toksik kemoterapinin sonu mu? B-2 vitamini bloke etmek kanseri durdurabilir
Dergide yayınlanan yeni araştırma Yaşlanma B-2 vitamini aç bırakarak kanser hücrelerinin yayılmasını önleyen bir bileşik bulur. Bulgular geleneksel kemoterapide devrim yaratabilir.
İngiliz merkezli araştırmacılardan oluşan bir ekip, kanser hücrelerinin mitokondrilerini hedef alan toksik olmayan bir terapötik ajan bulmak için yola çıktı.
Mitokondri, her hücrenin içinde bulunan enerji üreten organellerdir. Bilim adamları tarafından yakın zamanda bulunan bileşik, kanser kökü benzeri hücrelerin mitokondri içindeki enerji oluşturma sürecine müdahale ederek çoğalmasını durdurabilir.
Ekip, Birleşik Krallık'taki Salford Üniversitesi'nde çeviri tıbbı başkanı Prof. Michael Lisanti tarafından yönetildi ve yeni çalışmaya buradan erişilebilir.
Açlıktan kanser hücreleri enerji
Prof. Lisanti ve meslektaşları, difenileniodonyum klorür (DPI) adı verilen bileşiği tanımlamak için ilaç taraması yaptı.
Araştırmacıların açıkladığı gibi, çeşitli hücre deneyleri ve diğer hücre kültürü deneyleri, DPI'nın hücrelerin mitokondrilerinde üretilen enerjinin yüzde 90'ından fazlasını azalttığını ortaya koydu.
DPI bunu, hücrelerin enerjisini tüketen riboflavin olarak da bilinen B-2 vitaminini bloke ederek başardı.
"Bizim gözlemimiz, DPI'nın etkili bir şekilde vitamin eksikliği yaratarak kanser kök hücrelerine seçici bir şekilde saldırmasıdır […]. Yani kanser kök hücrelerinde enerji üretimini kapatarak bir kış uykusu süreci yaratıyoruz. ”
Prof. Michael Lisanti
Kanser kök hücreleri, tümörü üretenlerdir. "Olağanüstü," diye devam ediyor Prof. Lisanti, "hücreler, sanki askıya alınmış bir animasyon halindeymiş gibi orada oturuyor."
Daha da önemlisi, DPI, büyük ölçüde tümörijenik olmadığı düşünülen sözde "toplu" kanser hücreleri için toksik olmadığını kanıtladı.
Bu, mevcut kemoterapinin başarısız olduğu durumlarda bileşiğin başarılı olabileceğini düşündürmektedir. Ekip, "DPI tedavisi, heterojen kanser hücresi popülasyonundan [kanser kök benzeri hücreleri] etkili bir şekilde tükettiğini gösterdiğimiz mitokondriyal eksikliği olan bir fenotipi akut bir şekilde vermek için kullanılabilir."
“Bu bulgular, toksik yan etkileri en aza indirirken [kanser kökü benzeri hücreleri] güçlü bir şekilde hedeflemek için önemli terapötik etkilere sahip” diye ekliyorlar.
Yeni bir kemoterapi çağı mı?
Bilim adamları, "DPI'nın bugüne kadar keşfedilen en güçlü ve son derece seçici [kanser kökü benzeri hücreler] inhibitörlerinden biri olduğuna inanıyoruz" diyorlar.
Toksik olmayan kanser tedavilerine olan büyük ihtiyaç ve geleneksel kemoterapinin ciddi yan etkileri göz önüne alındığında, bulgular özellikle önemlidir.
Prof. Lisanti, "[DPI] 'nin güzelliği, kanser kök hücrelerini metabolik olarak esnek hale getirerek diğer birçok ilaca son derece duyarlı hale getirmesidir," diye açıklıyor Prof. Lisanti.
Çalışmanın yazarlarından Prof. Federica Sotgia ayrıca son bulguların önemi hakkında yorumda bulunarak, "Kanser için kemoterapiler açısından, şu anda sahip olduklarımızdan daha iyi bir şeye açıkça ihtiyacımız var ve bu umarız alternatif bir yaklaşımın başlangıcıdır. kanser kök hücrelerini durdurmak için. "
Aslında, yazarlar alternatif, toksik olmayan tedaviler bulma konusunda uzmanlaşmıştır ve en son bulgularının yeni bir kemoterapi çağının başlangıcına işaret edeceğini umuyorlar - belki de kanser kökünün mitokondriyal aktivitesini hedeflemek için toksik olmayan moleküller kullanan bir tane. benzeri hücreler.
Araştırmacılar bu yeni moleküllere "mitoflavosin" adını vermeyi öneriyor.
